İcra ve İflas Kanunu’nu mad.285’e göre;
285.maddeye göre;
KONKORDATO ŞARTLARI NELERDİR?
Öncelikle belirtmek gerekir ki, konkordato sürecinin mutlaka bir avukat yardımı ile takip edilmesini önermekteyiz. Zira konu çok kapsamlı olup itina ve titizlikle takip edilmesi gereken bir süreci kapsamaktadır. Konkordato hususunda gerekli bilgiye sahip bir avukat ile sürecin yürütülmesi şirketin lehine olacaktır.
Konkordato başvurusu gerekçeli bir dilekçenin; iflâsa tabi olan borçlu için muamele merkezinin bulunduğu, merkezi yurt dışında ise merkez şubesinin bulunduğu yerdeki, İflâsa tabi olmayan borçlu için yerleşim yerindeki, asliye ticaret mahkemesine verilmesi sureti ile yapılır. Başvuru sırasında konkordato talebinde bulunan, Adalet Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan tarifede belirtilen konkordato gider avansını yatırmaya mecburdur. Bu gider avansının yatırılması HMK 114.madde anlamında bir dava şartı olarak kabul edilecek olup, yatırılmaması halinde talep sırf bu sebeple reddedilecektir.
Konkordato sürecinin, başvurudan itibaren önemli aşamaları;
Konkordato talebi üzerine mahkeme, öncelikle yukarıda yazılı belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit eder ve eksiklik olmadığı kanaatine vardırsa geçici mühlet kararı verir ve borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alır. Bu esnada borçlu, mahkemenin izni dışında mühlet kararından itibaren rehin tesis edemez, kefil olamaz, taşınmaz ve işletmenin devamlı tesisatını kısmen dahi olsa devredemez, takyit edemez ve ivazsız tasarruflarda bulunamaz.
Ayrıca mahkemece borçlunun denetimini gerçekleştirmek ve işlemleri yürütmek üzere geçici bir komiser atanır. Geçici mühlet süresi üç aydır. Ancak konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması hâlinde borçluya bir yıllık kesin mühlet verilir.
İcra ve İflas Kanunu’nun madde 294 kapsamında; üç aylık geçici mühlet içerisinde borçlu aleyhine Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler durur, ihtiyatî tedbir ve ihtiyatî haciz kararları uygulanmaz, bir takip muamelesi ile kesilebilen zamanaşımı ve hak düşüren müddetler işlemez.
Ayrıca İİK mad. 295 kapsamında, konkordato projesinde aksine bir hüküm yok ise alacaklara faiz de işletilmez. Sadece alacağı rehin ile temin edilmiş alacaklılar haciz yolu ile takip başlatabilir. Ancak bu takip nedeniyle de muhafaza tedbirleri alınamaz ve rehinli malın satışı gerçekleştirilemez.
Geçici mühlet, kesin mühlete dönüşürse bu süre 1 yıla çıkacaktır.
Komiserin;
İcra ve İflas Kanunu’nun madde 299 kapsamında, alacaklılar, komiser tarafından yapılacak ilânla, ilân tarihinden itibaren on beş gün içinde alacaklarını bildirmeye davet olunur. Ayrıca, ilânın birer sureti adresi belli olan alacaklılara posta ile gönderilir. İİK mad. 300 kapsamında ise Komiser, borçluyu iddia olunan alacaklar hakkında açıklamada bulunmaya davet eder. Komiser, alacakların varit olup olmadığı hakkında borçlunun defterleri ve belgeleri üzerinde gerekli incelemelerde bulunarak bunların neticesini 302.madde gereğince vereceği raporda belirtir. Bu davetler ve bildirimler tamamlanıp, konkordato projesi tamamlandıktan sonra komiser, yapacağı yeni bir ilânla alacaklıları konkordato projesini müzakere etmek üzere toplanmaya davet eder. Bu şekilde konkordato projesi;
Komiser, iltihak süresinin bitmesinden itibaren en geç yedi gün içinde konkordatoya ilişkin bütün belgeleri, konkordato projesinin kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye tevdi eder. Komiserin gerekçeli raporunu ve dosyayı tevdi alan mahkeme, konkordato hakkında karar vermek üzere yargılamaya başlar. Mahkeme, komiseri dinledikten sonra kısa bir zamanda ve her hâlde kesin mühlet içinde kararını vermek zorundadır. Zorunlu hallerde süre 6 aya kadar uzatılabilir.
Alacaklılarca kabul edilen konkordato projesinin tasdiki yani hakim tarafından onaylanması aşağıdaki belirtilen şartların gerçekleşmesine bağlıdır;
KONKORDATO İLANI
Konkordato, tasdik kararıyla bağlayıcı hâle gelir. Tasdik edilen konkordato projesinde, konkordatonun tasdik kararının kesinleşmesiyle bağlayıcı hâle geleceği de kararlaştırılabilir. Bu takdirde mühletin etkileri, kanunda öngörülen istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hâle geldiği tarihe kadar devam eder. Bağlayıcı hâle gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir.
Mahkeme konkordato projesini yetersiz olduğuna kanaat getirirse, re’sen veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir. Konkordatonun tasdiki kararında alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiği ve borçlunun borçlarını nasıl bir süreçte ödeyeceği belirtilir.
Kararda, tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirlerini almakla görevli bir kayyım tayin edilebilir. Bu takdirde kayyım, borçlunun işletmesinin durumu ve proje uyarınca borçlarını ödeme kabiliyetini muhafaza edip etmediği konusunda iki ayda bir tasdik kararını veren mahkemeye rapor verir; alacaklılar bu raporu inceleyebilirler.
İcra ve İflas Kanunu’nun 308.maddesine göre; konkordato tasdik edilmezse mahkeme konkordato talebinin reddine karar verir ve bu karar ilân edilerek ilgili yerlere bildirilir. Borçlunun iflâsa tabi şahıslardan olması ve doğrudan doğruya iflâs sebeplerinden birinin mevcut olması hâlinde mahkeme, borçlunun iflâsına resen karar verir.
İcra ve İflas Kanunu’nun madde 296 kapsamında; Sözleşmenin karşı tarafının konkordato projesinden etkilenip etkilenmediğine bakılmaksızın, borçlunun taraf olduğu ve işletmesinin faaliyetinin devamı için önem arz eden sözleşmelerde yer alıp da borçlunun konkordato talebinde bulunmasının sözleşmeye aykırılık teşkil edeceğine, haklı fesih sebebi sayılacağına yahut borcu muaccel hâle getireceğine ilişkin hükümler, borçlunun konkordato yoluna başvurması durumunda uygulanmaz. Sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunmasa dahi sözleşme, borçlunun konkordatoya başvurduğu gerekçesiyle sona erdirilemez. Borçlu, tarafı olduğu ve konkordatonun amacına ulaşmasını engelleyen sürekli borç ilişkilerini, komiserin uygun görüşü ve mahkemenin onayıyla herhangi bir zamanda sona erecek şekilde feshedebilir. Bu çerçevede ödenmesi gereken tazminat, konkordato projesine tabi olur. Hizmet sözleşmelerinin feshine ilişkin özel hükümler saklıdır.